30 Ocak 2012 Pazartesi

Snow everywhere.. Doya doya yagdi kar...

There was snow everywhere this year. People were complaining, they were cold..but it was stubborn, merciless, regardless--beautiful on the other hand. It was the occupier, lord of the white!

Bu yil doya doya yagdi kar. Soylenen insanlara aldirmadan, usuyen insanlara acimadan, ertesi gun eritse de onu yagmur ve ruzgar, yilmadi yagdi yagdi..Beyazdi hersey, her yer artik. Hakimiyet onundu, karin..kar kisin efendisi!

The sprigs of the tree were white that sparkles in the sun.

Agacin dallari beyazdi.

The seat of the empty swing was white.

Bos salincagin oturagi da.

As an inspiration to a lacework, the leaves were white.

Beyazdi yaprak, dantel oyasiyla bir ornek.

White..the roses on the horse cart.

Beyazdi at arabasinin gulleri.

The rush of people was white.

Insanlarin telasi beyazdi.

It snowed regardless this winter. And all I could do was to learn to shoot snow photographs with correct exposure, pray for those who try to deal with cold, feel the pain who miss each other because snow blocked the roads, and write these couple of words to share my feelings. I hope you have a warm and happy winter with the snow at your garden full of footprints of your family. Love from a white and cold winter..

Kar bu kis herseye inat lapa lapa, doya doya yagdi. Benim elimden gelen ise beyazi patlatmadan kar fotografi cekmeyi ogrenmek bir gezide, usuyenlere dua etmek, kar yuzunden kavusamayanlarin hissettiklerini hissetmek derinlerde ve buradan bir iki satir yazmak oldu bu kar kiyamette. Bahcenizde tutan kar birikintisinde bir cok ayak izi olmasi ve sicacik kalmaniz dileklerimle. Bembeyaz bir kistan sevgiyle..

27 Ocak 2012 Cuma

30’umdan sonra neler değişti..


Oğlak burcunun hayatı 2 devreye ayrılırmış. 30’undan önce ve sonrası diye. Önceleri hep bir arayış içinde olan Oğlaklar, 30’dan sonra bir değişim ve sonrasında aydınlanma yaşarmış. Ben de bir oturdum düşündüm, benim hayatımda neler değişti son yıllarda diye. Evet 30 yaşımı yeni geçtim ve bunu kabulleniyorum, yaşımdan memnunum, evet memnun..belki 28 olsam daha memnun olurdum..ama yok yok, seviyorum 30 yaşımdan sonraki halimi:) Hem ruhen hep 30 kalacağım artık, gerçekten! kendimi kandırmıyorum; mesela içimden dans etmek gelince edeceğim, bacaklarım elverdiği sürece mini etek giyecek, her yeni çıkan teknolojik ürünün ne işe yaradığını öğreneceğim. Çocukları dinleyip anlamaya devam edeceğim, saçma sapan şeylere gülüp, üzülünce hüngür hüngür ağlayacağım.

Bakalım neler değişmiş bende son yıllarda:

- Artık boğazlı kazak giyemiyorum kaşım kaşım kaşındırıyor boynumu. Ne olacak dolaptaki renk renk boğazlı kazaklarım şimdi..
- Rafadan/az pişmiş yumurtanın görüntüsünden bile iğrenirken artık bayılarak yiyorum.
- Bebekken kıvırcık, çocukken düz olan saçlarım artık zaman zaman düz zaman zaman su dalgası şeklini alıyor.
- Artık çok ama çok çalışıp yönetici falan olmak değil, sanatla ilgilenmek istiyorum.
- Hatta en büyük hayalim bir çiftlikte yaşamak. (Eskiden en büyük hayalim neydi pek hatırlamıyorum ama bu olmadığından da eminim)
- Daha çok gülümsüyor, olumsuzlukları daha az kafama takıyorum.
- Sevdiğim insanları daha çok kıskanıyorum.
- Sevgimi daha çok gösteriyorum.
- İçimdekileri daha rahat dile getiriyorum, doğru bildiğim şeyi korkusuzca savunabiliyorum.
- Daha kolay kilo alıyorum:(
- Üniversite biter bitmez tası tarağı toplayıp uzaklara giden Nilay da değilim artık. Hep aileme yakın olmak istiyorum Hatta artık kendi ailem olmasını diliyorum.
- Eskiden daha bencilken, şimdi daha çok empati yapıyorum.
- Şimdi kötüye giden bir değişiklik: daha önceleri başkalarının ne dediği daha az önemliymiş benim için, şimdilerde sanki kafama daha çok takıyorum. Ama öyle olmaması gerektiğinin farkındayım en azından.
- Daha az uyuyorum.
- Her geçen gün havaalanlarına, otobüs duraklarına ve randevularıma daha erken gidiyorum. Yakında babam kadar telaşlı olup havaalanına gitmek için evden 4 saat önceden çıkmaktan deli gibi korkuyorum!
- Daha düzenli, temiz ve titiz olmayı önemsiyorum. Annemle en büyük sorunum odamın dağınıklığıydı. Artık işten eve koşa koşa gidip evi düzenlemek istiyorum çoğu zaman. Ev temiz ve toplu olunca kendimi iyi hissediyorum.
- Artık yemek yapıyorum, yemek yapmaktan zevk alıyorum.
- Daha bi evcimen olup çıktım sanki bu son yıllarda.
- Kendimi daha iyi tanıyorum.
- Bazen sabit fikirli ve önyargılı olduğumu kabul ediyor, elimden geldiğince öyle olmamaya çalışıyorum.

Aslında hem çok şey değişmiş hem de hiçbir şey değişmemiş gibi. Bir on yıl sonra da böyle hissedebilmek umuduyla..

13 Ocak 2012 Cuma

Çikolata Parçacıklı (damla sakızlı) Kurabiye


Yoğun istek üzerine, dün yapmış olduğum “Çikolata Parçacıklı (ve damla sakızlı) Kurabiye” tarifimi buradan paylaşmak istiyorum. Kurabiyelerim kazara damla sakızlı oldu çünkü normal vanilya yerine damla sakızlı vanilya kullanmış olduğumu, fırından gelen buram buram damla sakızı kokusu sayesinde fark ettim! Ama tadına bakan arkadaşlarımdan gelen yorumlara göre fena olmadı;) Böylece has halis Amerikalı olan “Chocolate Chip Cookie”ye damla sakızı aroması katarak kendi imzamı atmış oldum!! Hem de yine çok kolay..İşte tarifim:

Malzemeler:

Çeyrek paket margarin
1 yemek kaşığı tereyağı
Yarım su bardağı toz şeker
1 paket (damla sakızlı) vanilya
1 paket kabartma tozu
1 kase dolusu bitter damla çikolata (benim evde 1 kutu madlen çikolatam vardı, oturdum onları bir güzel minik minik kırıp bir kase çikolata parçacığı elde ettim)
1 yumurta
2 su bardağına yakın (1,5 su bardağından biraz az) un

Yapılışı:

Tereyağı ve margarini çok ısıtmamaya özen göstererek bir tavada ya da mikro dalga fırında eritin. İçine şekeri de ekleyip iyice mikserle orta düzeyde çırpın. Sonra yumurta ve vanilyayı ekleyin. Yine mikserle güzelce çırpın. Kabartma tozu ve unu yavaş yavaş karışımın içine ekleyin. Bu sefer bir çatalla kıvam pürüzsüzleşinceye kadar karıştırın. Şu ana kadar elde etmiş olduğunuz hamurun kek karışımından daha kıvamlı fakat çok kuru olmayacak şekilde bir hamura benzemesi gerekiyor. En sona en güzel kısmı kaldı! Çikolata parçacıklarını çok azıcık unlayarak kurabiye karışımına çatalla yavaşça karıştırarak ekleyin. Fırın tepsisine alüminyum folyo sererek hafifçe yağlayın. Kurabiye karışımından yemek kaşığı büyüklüğünde top top parçaları aralarında boşluk bırakarak tepsiye dizin (aralarda boşluk bırakmayınca arsız kurabiye parçaları kocaman yayılarak birbirine yapışıyor haberiniz olsun!). 190 derece önceden ısıtılmış fırında 12 dakika (kenarları ve üzeri hafifçe bronzlaşacak şekilde) pişirin. Hadi deneyin, yorumlarınızı bekliyorum. Afiyet olsun:)

8 Ocak 2012 Pazar

(Cok) Kolay teriyaki soslu tavuk!



Guzel bir gun yine. Dostlarla kahvalti, yagmurlu ama huzurlu hava ve yeni bir yemek tarifi kesfi evde tek basima. Yemek kitaplari karistirilir ve tabiki malzeme sikintisi vardir evde! Evdeki malzemeler gozden gecirilir:

Tavuk, krema, sogan, soya sosu, chili sos, patates, pirinc, makarna…Ya kremali tavuk yapilir ya da soya soslu tavuk bu malzemelerden. Ama kitaplardaki tarifler hep degisik malzemeler iceriyor; uzak dogu mutfaklarinda kori, hindistan cevizi sosu, zencefil, chili biberi, kisnis vs. vs. Italyan yemekleri desen ayni sekilde, evde olmayan malzeme dolu. Iste tum bu siraladiklarim yuzunden yeni bir tarif denedim, her zamanki gibi yapimi kolay, icindeki malzemeler her evde bulunabilir olmaliydi. E not edin o zaman ne duruyorsunuz!

Malzemeler: (tarif cok kolay oldugundan pistikten sonra resmini cektim)
3 Adet tavuk but
1 tatli kasigi sivi yag
1 orta boy sogan
1 dis sarimsak
1 patates
3 yemek kasigi soya sosu
2 yemek kasigi balsamik sirke
2 tatli kasigi toz seker
Renk vermesi icin tatli kirmizi biber tozu
(evde varsa) 2 yemek kasigi beyaz sarap

Yapilisi:
Soganlar kup kup dogranir, azicik yaglanmis wok ya da tava icerisinde ince ince dogranmis sarimsak ile birlikte 2 dakika cevrilir. Sosun icine isleyebilmesi icin butlarin uzerine bicakla 2-3 derin cizik atilarak seker ve tatli toz bibere bulanir. Az kavrulus sogan ve sarimsagin arasina koyularak iki tarafi da 5-6 dakika az renk alana kadar kavrulur. Icerisine soya sosu, (varsa) sarap, balsamik sirke ve kucuk kupler halinde dogranmis patatesler eklenerek kapagi kapatilir. 10-15 dakika kapagi kapali sekilde pisirilir. Arada 1 kere tavuklari cevirip sos tavuklarin uzerine yayilabilir. Suyu iyice cekince ve cok hos kahverengi bir renk alinca yemeginiz hazir demektir. Ben yanina yagsiz makarna da hasladim cok yakisti!

Tatli soslari seviyorsaniz- ki benim yaptigimin tadi teriyaki sosa benzedi- siz de mutlaka deneyin derim. Simdiden afiyet olsun ;)